Taare Zameen Par – Yerdeki Yıldızlar
Aamir Khan’nın yönetmenliğini ve başrolünü üstlendiği muazzam farkındalık,yaratıcı bir aile/dram filmi ”Taare Zameen Par – Yerdeki Yıldızlar”.
Film Internet Movie Database sitesinde 10 üzerinden 8,5 puan almıştır.
8 ila 9 yaşlarında küçük bir çocuk hayal edin. Okulda sergilediği performansı çok vasat, dersleri her zaman kötü, hatta daha doğru düzgün okuma yazma bile bilmiyor. Öğretmenleri tarafından devamlı cezalandırılıyor, ailesinden başarılı olması için devamlı baskı görüyor. Hatta uyumlu ve başarılı olmadığı taktide ailesi tarafından yatılı okula verileceği konusunda tehditler alıyor. Üstüne üstelik kendisinden birkaç yaş büyük çalışkan ağabeyi ile devamlı aile tarafından kıyaslanıyor. “Sen tembelsin biraz kendine gel, ağabeyini örnek al ,bak o ne kadar çalışkan ve akıllı bir çocuk” vs.
Aslında o da bu durumdan memnun değil değiştirmek istiyor, ama ne yaparsa yapsın olmuyor.
Filmin bir diğer başrol oyuncusu olan bu çocuk; filmde ki adıyla Ishaan Nandkishore Awasthi. Gerçek adı Darsheel Safary. Filmde disleksi bir çocuğu canlandırıyor. Psikolojik bunalımını seyirciye de hissettiren, rolünü hakkıyla üstlenen Darsheel Safaryi birçok ödül hak etmiştir.
Yerdeki Yıldızlar Özet
Filme geri dönecek olursak, Ishaan’ı ailesi yatılı okula gönderdiğinde orada da hala başarısız olmaya devam etmiştir. Derslerde başarısız olduğunda, öğretmenleri tarafından cezalandırılmış , aşağılanmıştır. Herkes onun da diğer çocuklar gibi normal olmasını beklemekledir. Oysaki her çocuk farklıdır. Burada değinmek istediğim bir diğer konu ise; Hindistan eğitim sisteminin, türk eğitim sistemine çok benzemesidir. Maalesef bizde de çocukları başarılı, başarısız ya da çalışkan, tembel diye sınıflandırırlar. Ezbere ve dayatmacı bir eğitim sistemine sahibiz. Farklı düşünebilmek konuları farklı bakış açılarından yorumlamak maalesef bizde çok hoş ve doğru karşılanmıyor. Bu durumda farklı zeka yapısına sahip çocuklar, öğretmenleri tarafından hoş karşılanmadığı için onlarda kendini kapatıyorlar ve hayatından akışında kayboluyorlar. Fakat ilgili farklıları gören bir öğretmene denk gelmek her şeyi değiştirebilir.
Aynen bu filmde de olduğu gibi… Döneminin ortasında yeni bir resim öğretmeni Ishaan’ın olduğu okulda eğitim vermeye başlar. Öğretmenimiz Aamir Khan’dır.
Resim öğretmeni klasik eğitimin dışında, daha eğlenceli dersler işler ve çocukların hayranlığını kazanmaya başlar. Öğretmen Ishaan’da bir değişiklik olduğunu hissetmektedir. Onun diğer çocuklardan farklı özel bir çocuk olduğunu fark etmiştir. Ve onu gözlemlemeye başlar öğretmenleri ve ailesiyle de konuşur. Ishaan’ın bugüne kadar bilinmeyen bir disleksi hastalığının olduğunu fark etmiştir. Öğretmenlerine Ishaan’ın yazılıdan muaf sadece sözlü yapılabilmesi fikrini sunar. Kendisi de özel bir eğitim vermeye başlar. Kısa bir süre sonra artık Ishaan okuma-yazma öğrenmiş, derslerinde daha başarılı olmaya başlamıştır.
İyi bir öğretmene rast gelmek, eğitim hayatımızın en büyük şansıdır. Bu özel çocuklar dışlanarak ve başarısızlık damgası yiyerek, yiten özgüvenleri ile hayatın içinde kaybolup gidebilirler ya da gerçek eğitimciler sayesinde topluma kazandırılabilirler.
Öncelikle disleksi nedir?
Aynı zamanda öğrenme güçlüğü olarak bilinen disleksi, bir bireyin normal zeka düzeyinde olmasına rağmen dil, okuma ve yazma becerilerinde sorunlar yaşamasına neden olan bir özel öğrenme bozukluğudur.
Disleksisi olan bir birey, konuşma seslerini tanısa bile, bunların harfler ya da kelimeler ile olan ilişkilerini öğrenmede zorluk çeker. Genellikle okuma bozukluğu şeklinde gözlemlenen disleksi, aynı zamanda dikkat ve hafızayı da etkileyebilir ve beynin dili işleyen bölgelerini etkiler.
Her çocuk özel ve değerlidir.
Filmi izlemek isteyenler için linkini buraya bırakıyorum.