Okula Uyum Sürecinde Çocuklarda Saldırgan Tutumlar
Aile danışmanlıklarımın önemli bir kısmını, ailelerin çocuklarında gördüğü saldırgan tutumlar oluşturuyor. Bu saldırgan dediğimiz şiddet içeren tutumların okul sürecinde bir sorun olarak karşımıza çıktığını görebiliyoruz.
Okula (kreş, anaokulu ya da ilkokul) yeni başlayan çocuklarda uyum ve anlaşma problemleri ile birlikte, arkadaşlarına vurma, itme, düşürme gibi davranışlar görülebiliyor. Bazen anne ya da babalar “Okuldan önce hiç böyle problemler yoktu, okula başladığından beri sürekli arkadaşlarına vuruyor, anlaşamıyor, öğretmenden okul açıldığından beri şikâyet alıyoruz” şeklinde yakınmalar duyabiliyoruz. Bazı aileler ise okul süreci ile birlikte saldırgan tutumlarda artış gördükleri şikâyeti ile danışmaya gelebiliyorlar.
Neden okul sürecinde saldırgan tutumlar başlamış (yada artmış) olabilir?
- Acaba okul sürecinden önce istekleri sınırsızca yerine getirilmiş bir çocuk olabilir mi? ( Belki de “ yeter ki huzursuzluk çıkmasın” diye her istediği yapılan bir çocuk)
- Eğer öyleyse maalesef bu huzursuzluktan kaçış yok. İstekleri sınırsızca karşılanan çocuk, aynı isteği öğretmeninden de, arkadaşlarından da beklemeye devam edebilir. Evde olduğu gibi, okulda istediğini yapmayan bir arkadaş, elinden eşyasını alan bir yaşıtı ya da başkasından talep ettiği bir beklentisi karşılanmayan çocuk saldırganlaşıp, öfkelenerek arkadaşına vurabilir ya da zarar verebilir.
- Fakat çocuk saldırganlaştığında diğer çocukların tepkisiyle ve öğretmenin otoritesiyle karşılaşacaktır. Dış etkenlerle ve otoriteyle durdurulan çocuk zincirleme bir davranışla bastırdığı öfkesini eve gittiğinde ailesine yansıtabilir. Evde anne ve babasına hatta varsa kardeşine zarar veren şiddet davranışları gösterebilir.
- Çocuk saldırgan davranışları yaşıtlarından öğreniyor olabilir mi? Elbette bulunduğu ortamda sorunları şiddetle çözmeye çalışan diğer arkadaşlarını örnek alıyor da olabilir. Peki bunu nasıl anlayabiliriz? Sağlıklı bir okul aile iş birliğini sağlayarak. Problemin böyle bir nedeni olabileceği düşünülüyorsa, sınıf öğretmeni ile iş birliği sağlamak ve bu sorunun çözümü için öğretmen öncülüğünde diğer ailelerle etkileşime geçerek.
- Çocuğun saldırgan tutumlarının temelinde anne babanın kendi aralarındaki iletişimi, ebeveynlerin çocukla olan iletişimi yer alabilir mi? Çocuktaki saldırgan davranışların bir nedeni aile tutumları olabilir. Ev içinde sorunlar genelde yüksek sesle, çocuğa bağırarak ya da vurarak çözülmeye çalışılıyorsa, ev içinde stresli bir ortam mevcutsa, çocuk hem öğrendiği davranışları okulda diğerlerine uygulayabilir hem de ailede genel olarak mevcut olan stresli ortamı okulda arkadaşlarına ve öğretmenlerine yansıtabilir.
- Öğretmen tutumları çocukta saldırgan tutumları etkileyebilir mi? Tabii ki etkileyebilir. Okula yeni başlayan çocuk henüz kuralları tanıma aşamasındadır. Kurallara uygun davranmadığında öğretmeninden ceza alan, kızgın ya da öfkeli öğretmen davranışına maruz kalan çocuk, aynı saldırgan tutumları diğerlerine de uygulayabilir. Ayrıca bastırdığı negatif duygularını ( üzüntü,öfke vb.) diğerlerine yansıtabilir. Çocuğun bastırdığı duyguları yansıttığı kişiler okulda arkadaşları ve öğretmenleri olabileceği gibi evde anne baba ve kardeşleri olabilir.
- Peki çocukta oluşan saldırgan tutumların nedeni yukarda saydıklarımızdan hiç biri değilse! OKULA UYUM SÜRECİ DE TEK BAŞINA SALDIRGAN TUTUMLARA YOL AÇIYOR OLABİLİR.
- Anne babasından ilk defa ayrılan çocuk, uzun saatler boyunca yeni tanıştığı arkadaşları ve öğretmenleri ile uyum sağlamakta zorlanabilir. Ayrıca tanıdığı bildiği kendini güvende hissettiği fiziksel ortamdan ayrılıp, bambaşka bir okul ortamına fiziki olarak uyum sağlama süreci bazı çocuklar için biraz daha zorlayıcı bir durum. Gün boyu farklılıklarla baş etmeye çalışan çocuk saldırgan tutumlar göstererek hissettiği duyguları dışa yansıtabilir.
- Burada çok önemli bir durumdan daha söz etmek isterim. Akademik olarak öğrenmekte zorlanan, örneğin ilkokula başlayıp, okuma ve yazmada zorlanan bir çocuk öğrenme güçlüğü yaşıyor olabilir. Sürekli şikayet edilen, diğerlerinin huzurunu bozduğu düşünülen ya da yerinde duramayan bir çocuk dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ile kaşı kaşıya olabilir. Konuşma güçlüğü yaşayan bir çocuk kendini ifade edemediğinde saldırgan tutumlara başvuruyor olabilir.
Bütün bu nedenler incelendiğinde farkındalık sağlamak istediğim önemli bir konu var. Saldırgan davranışlar gösteren bir çocuğa kızmak örneğin arkadaşına zarar verdiği için onu yargılamak en kolayı. Bizler biliyoruz ki ANNE BABA OLMAK İSE KOLAY İŞ DEĞİL. BİZE ZOR GİBİ GÖRÜNEN AMA AZICIK UĞRAŞLA BAŞARABİLECEĞİMİZ BİR YÖNTEMİ SEÇMEK DÜŞÜYOR. (Aynı zamanda bir anne olarak söylüyorum😊)
Nedir bu zor gibi görünen ve birazcık uğraştıran şey peki? Kilit çözüm yöntemini açıklıyorum. Ne zaman çocuğumuzla ilgili bir problem anı ile karşılaşsak, her durumda uygulayabileceğimiz KİLİT ÇÖZÜM😊
DURUP DÜŞÜNMEK VE ANLAMAYA ÇALIŞMAK
O zaman çocuğumuzda hem okulda hem evde gördüğümüz saldırgan davranışlar için çözüm yöntemleri neler olabilir, inceleyelim.
- Saldırgan tutuma dair öğretmenden bir şikâyet aldığımızda ya da birebir çocukla birlikte bu ana tanıklık ettiğimizde öncelikli olarak bu konu üzerine ne yapabileceğimizi düşünelim. Hatta ilk tepkimiz kızgınlık oldu ise (çocukla birlikteyken) belki kısa bir sıra ortamı değiştirerek, nefes alıp vererek, harekete geçmeden önce sakinleşelim. Sonrasında olayın tam olarak “ne” olduğunu anlamaya çalışalım. Öğretmenden edindiğimiz bir bilgi ise öğretmenden konuyu detaylı olarak ifade etmesini isteyelim.
- Çocukla baş başayken size, kardeşine ya da arkadaşına karşı saldırgan bir tutum sergilediyse, harekete geçmeden önce “çocuk neye tepki verdi, saldırgan davranışın öncesinde ne oldu, olay ve geçen ifadeler nelerdi vb.” anlama sürecini tamamlayalım.
- Sonrasında çocuğumuzu en iyi sakinleştirebileceğimiz yöntem nedir? Bunu çoktan belirlemiş olmamız gerekir. Sevgi dilleri ile ilgili yazımı tekrar inceleyebilirsiniz. Sıcak bir ten teması, sarılıp kucaklama mı? Empati ve onu anladığımız ifade eden sevgiden beslenen bir konuşma mı? Konuşmayı biraz erteleyip sakinleşmesi için aynı ortamı paylaşmak ya da küçük bir oyun oynamak mı?
- Çocuğumuzun en iyi iletişim dilini belirleyip sakinleşmesine yardımcı olduktan sonra, çocuğun konu hakkındaki fikirlerini alıp, doğru sorularla ( “bu davranışının nedeni neydi? Seni öfkelendiren ne oldu vb.) yargılamadan, eleştirmeden onun bakış açısından olayı yorumlamasına müsade etmek önemli adımlardan biri olacaktır.
- İKİNCİ AŞAMA TAMAMLANDIKTAN SONRA ÇOCUĞUN SALDIRGAN TUTUMUNA DAİR SORUN ÇÖZÜMÜ İLE İLGİLİ ÖNEMLİ BİR AŞAMA TAMAMLANMIŞ OLACAKTIR.
- Çocuğumuzun en iyi iletişim dilini belirleyip sakinleşmesine yardımcı olduktan sonra, çocuğun konu hakkındaki fikirlerini alıp, doğru sorularla ( “bu davranışının nedeni neydi? Seni öfkelendiren ne oldu vb.) yargılamadan, eleştirmeden onun bakış açısından olayı yorumlamasına müsade etmek önemli adımlardan biri olacaktır.
- Çocukla aile arasında sorunun çözümüne yönelik fikir alışverişi yapılabilir. Çocuğun sorun gördüğü durum için “sence ne yapılabilir” vb. yönlendirici sorular ile çocuk sorun çözme sürecinin bir parçası haline getirilebilir.
- Ailenin öğretmen ile iş birliği yapması, evdeki süreç hakkında öğretmene bilgi vermesi ve okulda yaşananları çocukla görüşmeden öncesinde öğrenmiş olması çok önemli. Aslında burada esas amacımız sorunun tam olarak nedenini öğrenmek. Saldırgan tutumlar düzenli olarak mı yaşanıyor, ya da hep aynı tarz bir olayın ardından mı yaşanıyor? Olayın diğer çocuklarla bağlatışı nedir vb.”
- Çocuğun saldırgan davranışının nedenleri arasında öğrenmede yaşanan bir problem olabileceği ya da yukarıda bahsettiğim konuşma güçlüğü, DEHB (Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu) vb. bir neden olduğu düşünülüyorsa, veya doğru davranış ve tutum belirlemede öğrenmemiz gereken konular da olabileceğini düşünüyorsak MUTLAKA BİR UZMAN DESTEĞİ ALMALIYIZ.
NEDENİ TESPİT ETMEDEN SORUNU ÇÖZEMEYİZ
Sloganımız: ÇOCUĞA SABIRLA VE SEVGİYLE YAKLAŞMAK OLSUN
YORUMLARDA KONUYA SAĞLAYACAĞINIZ KATKILARI BEKLİYORUM.
SEVGİLER
UZMAN ÇOCUK GELİŞİMCİ AYNUR IŞIK