Çocuk Gelişimi

Çocuğumuzla İletişim Kurarken Yaptığımız Hatalar

Bu yazımda ebeveyn olarak günlük yaşam rutinlerinde çocukla iletişim kurarken yapılan hatalardan bahsetmek istiyorum. Bu iletişim bazen bir bakış, bazen bedenle yapılan bir eylem (mesela işaret parmağını kaldırıp, uyararak konuşmak vb.) olabileceği gibi konuşarak kurduğumuz iletişim şeklinde olabilir.

Yazıma iletişim hataları diye başlamış olmam, kimseyi tedirgin etsin istemem. Sadece anne babanın çocukla iletişiminde değil, kurduğumuz pek çok sosyal ilişkide hepimiz iletişim hataları yapabiliyoruz. Hata yaptığımız için kendimizi suçlamak, kendimizi olumsuz değerlendirmek, önce kendi özsaygımıza zarar verir. Ayrıca kendimizi suçlamak bize iyi gelmeyeceği gibi, iletişim problemi yaşadığımız insanlarla ve çocuklarla olan sorunları çözmemize de katkı sağlamaz. İletişim aksaklıklarını, sorunları çözmek istediğimiz halde kendimizi yeterince doğru bir şekilde ifade edemediğimizi fark ettiğimizde iletişim sorununu çözmek için bir adım atmış oluruz.

Önemli olan bir iletişim problemi yaşandığını fark etmek, kabul etmek ve çözüm için alternatifler araştırmak.

SORUNU FARK ETMEDEN ÇÖZÜME KAVUŞMAK MÜMKÜN DEĞİL.

Çocukla kurduğumuz iletişimde, yaptığımız hataları fark etmek, çözüme adım atmanın ilk yolu aslında. Neden bu çocuk söylediklerimi önemsemiyor?  Neden beni ciddiye almıyor? Neden sürekli bağırmak zorunda kalıyorum? Annesi / babası olarak söylediklerimi yapmasını istiyorum, çünkü ben hep onun iyiliğini düşünüyorum! Neden sorumluluklarını (ödev, oda düzeni vb.) hatırlattığımda hep bir tartışma oluyor?

Bütün bu sorular fark etmemiz gereken bir durumun habercisi. Ebeveyn olarak çocuktan sorumluluklarını yerine getirmesini beklemek ve bunun sağlıklı bir iletişim ortamında gerçekleşmesini istemek normal elbette. Bu beklenti ve istekleri ifade ederken yapılan iletişim hatalarını fark etmek çözüm için en önemli adım olacaktır.

Peki çocukla iletişim kurarken yapılan hatalar nelerdir?

1-) Emir Vermek

Örnekler: 

  • “Çabuk odana git”
  • “Büyüklerine saygılı davranmak zorundasın”
  • “Ödevlerini yapmak zorundasın”

Çocuğa bu gibi ifadelerle yaklaşıldığında;

  • Çocukta mücadele duygusu gelişip, tam tersini yapma direnci oluşabilir.
  • Çocuğun anne ve babasına karşı düşmanca tutumlar geliştirmesine sebep olabilir.
2-) Uyarmak, Tehdit Etmek

Örnekler:   

  • Odanı toplarsın, yoksa kötü olur”
  • “Bana saygılı davranmazsan, sonuçlarına katlanırsın”
  • “Sana kızmamı istemiyorsan, dediğimi yaparsın”
  • “Ödevini yapmazsan, oyun oynayamazsın”

Çocuğa bu gibi ifadelerle yaklaşıldığında;

  • Beklenilen davranışı korku ve kaybetme duygusu ile yerine getirebilir.
  • Anne babanın söylediklerini yerine getirip, getirmeyeceğini test etmek için bilerek onların istediğini yerine getirmeyebilir.
  • Bir diğer sonuç ise ailesine karşı gücenme ve kızgınlık duyguları geliştirebilir.
3-) Ahlak Dersi Verme

Örnekler:  

  • “Öğretmenine teşekkür etmeliydin”
  • “Büyüklerinin söylediklerini yerine getirmelisin”
  • “Her zaman nazik davranmalısın”

Çocuğa bu gibi ifadelerle yaklaşmak;

  • Çocukta “ben yeterli değilim” algısı ile yetersizlik ve suçluluk duygusu oluşturabilir.
  • Bu duyguyu bastırmak isteyen çocuk tam tersi şekilde kendini savunmaya alma ihtiyacı hissedebilir.
4-) Öğüt Vermek Ve Çözüm Önerileri Getirmek

Örnekler: 

  • “Ben olsam ödevlerimi zamanında yapar, sonra da oyun oynardım”
  • “Dolabını düzenli tutamaz mısın?”
  • “Sana tavsiyem, arkadaşlarınla hep iyi anlaşmalısın”
  • “Bence, kardeşinle böyle konuşmamalısın”

Çocukla bu şekilde konuşulduğunda;

  • Çocuğa kendi sorunları tek başına çözemezsin be bu konuda yetersizsin mesajı vermiş oluruz.
  • Çocuğun sorunlarını değerlendirip, farklı çözüm yöntemleri üretmesini engelleyebilir.
  • Çocukta anne ve babası tarafından anlaşılmadığı düşüncesi oluşabilir.
  • Kendi kendine karar alabilme becerisi gelişmeden, yetişkine bağımlılık oluşabilir. Çocukta özgüven zedelenebilir.
5-) Yargılamak,Eleştirmek,Suçlamak

Örnekler:

  • “Hata yapıyorsun”
  • “Bu düşüncen doğru değil”
  • “Sen zaten hep bana karşı gelirsin”
  • “Sen tembel bir çocuksun”
  • “Çok yaramaz bir çocuk oldun”
  • “Hep çok dağınıksın”
  • “Hiç dikkat etmiyorsun”

Çocuğa bu gibi ifadelerle yaklaşmak;

  • Çocuğun kendisini değersiz, yetersiz ve aşağılanmış hissetmesine neden olabilir.
  • Bu tarz eleştirilere maruz kalmak istemeyen çocuk anne babasından uzaklaşır ve daha az iletişim kurar hale gelmesine neden olabilir.
  • Sürekli eleştirilen çocuk anne ve babasına aynı şekilde yaklaşarak sürekli onları eleştirmeye başlayabilir. Bu davranışı ailede alışkanlık haline getiren çocuk, dış ortamda kurduğu ilişkiler sürekli eleştirel olabilir ve bu durum sosyal ilişkilerine zarar verebilir.Toplumsal olarak daha az kabul gören bir yetişkin haline dönüşebilir.
6-) Yorumlamak, Analiz Etmek, Tanı Koymak

Örnekler:

  • “Bugün çok öfkelisin”
  • “Sen arkadaşını sevmiyorsun”
  • “Aslında senin yapmak istediğin bu değil”
  • “Senin derdin zor ödevlerden kaçmak”

Çocuk hakkında bu kadar net ve keskin ifadeler kullanmak;

  • Kendi hakkında net olarak henüz algıları gelişmemiş olan çocuğu etkileyerek, olumsuz algı edinmesine ve yetersiz hissetmesine neden olabilir.
  • Sürekli yanlış anlaşılma endişesi edinmesine sebep olabilir.
7-) Konuyu Değiştirmek, İşi Alaya Almak, Şakacı Davranmaya Çalışmak

Örnekler :  

  • “Ne kadar çok biliyorsun, bırakalım her şeyi sen yap”
  • “Biz de bu yollardan geçtik”
  • “Bir şey olmaz, boş ver”
  • “Kafana taktığın bu muydu”

Bu şekilde çocukla iletişim kurulduğunda;

  • Çocuk anne babasının kendisini önemsemediğimi ve saygı duymadıklarını düşünebilir.
  • Çocuk var olan problemleri ile ilgilenmek yerine, sorunlardan kaçmayı tercih edebilir.
  • Duygu ve düşünceleri ile alay edilen çocuk içine kapanıp, iletişim kurmayı bırakabilir.

Bahsetmiş olduğum iletişim hatalarına pek çok ebeveyn yer yer düşebilir.  Lakin daha öncede bahsettiğim gibi önemli olan iletişim engellerini fark edip, bu hatalı ifadeleri kullanmamaya karar vermektir. Zaten pek çok konuda değişim ve dönüşüm önce karar vermek ve sonra disiplinli bir şekilde verilen kararı uygulama çabası ile başlar.

Bu iletişim hatalarını en aza indirgemek ve ortadan kaldırmak için ailelerin kendilerini çocukların yerine koyması gerekmektedir. (Aslında şöyle bir düşünsek, kim sürekli eleştirilmek ister ki, ya da hangimiz sürekli hatalı olduğumuza vurgu yapılırsa kabul edebiliriz ki? Savunmaya geçmek isteriz, kendimizi bizi yetersiz hissettiren insanlardan uzak tutmak isteriz, yıkıcı eleştirildiğimiz ortamlardan uzaklaşmak isteriz. Kendimizi ifade etmeye çalıştığımızda, anlaşılmıyorsak, bizimle dalga geçiliyorsa, duygumuz ciddiye alınmıyorsa ya uzaklaşırız, ya da içimize kapanırız, en kötü ihtimalle ise düşmanca tavırlar geliştirmeye başlayabiliriz. Aynı duygular çocuklar içinde geçerli.

Çocuklarımız değişip dönüşmek, kendimizi geliştirmek için en iyi öğretmenlerimiz. Biz yetişkinler ve ebeveynler olarak onlardan öğrenmeye başlayalım o zaman. İletişim hatalarımızı en aza indirgeyerek önce çocuklarımızla ve bir sarmal şeklinde topluma yayılan sağlıklı bir iletişim ağı kuralım.

Haydi o zaman iletişimde kullanılan hatalı kelimelerimizi fark edip, kullanmamak için elimizden geleni yapmaya başlayalım. Bir sonraki yazımda EMPATİ konusunu ele alarak iletişimde yapacağımız en doğru ve pozitif yöntemleri konuşalım.

Sevgilerle.

Görüşmek üzere…

Uzman Çocuk Gelişimci

AYNUR IŞIK

Kaynakça : Çağdaş,A. Anne-Baba-Çocuk İletişimi. Ankara.2015

Yazarın diğer makaleleri

3 thoughts on “Çocuğumuzla İletişim Kurarken Yaptığımız Hatalar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir